Rüzgar Erkoçlar’ın cinsiyet ve adı da dahil olmak üzere hayatındaki her şeyi değiştirmeye karar vermesinin üzerinden 5 yıla yakın zaman geçti. Oyunculuğu bırakmadı, yaşamak istediği hayata dört elle sarıldı ve geçen ay yaptığı, benim de nikâh şahidi olduğum eğlenceli bir düğünle Tuğba Beyazoğlu’yla evlendi. Rüzgar’ı yakından tanıyan, bu süreçte yaşadığı zorlukların bir kısmına tanık olan biri olarak Rüzgar’ın her geçen gün nasıl yakışıklı bir hale geldiğini kıskançlıkla izliyorum. Bunu ona söyleyince, “Kıskanma abi, bu kadar yakışıklı olacağımı ben de tahmin etmiyordum” dedi. On binlerce kadın takipçisi var, DJ’lik yaptığı mekanlar hıncahınç doluyor, şimdi bir kabareyle sahneye çıkacak. Ocakta filmi vizyona girecek, dizi setlerine de dönmeye hazırlanıyor... İşte karşınızda evli Rüzgar Erkoçlar... Hayırlı olsun, evlendin. Düğün çok eğlenceliydi... - Ben hiçbir şey hatırlamıyorum düğünden. Hep söylerlerdi gelin ve damat düğüne dair hiçbir şey hatırlamaz diye. Doğruymuş. Eğlendiniz ama siz de, değil mi? - Eğlendik. After party saat 3’e kadar devam edecekti. Saat 2’de “Artık dayanamayacağım” dedim. Çok yorulduk. Bir de ben düğünden iki gün önce İstanbul’a geldim. Eskişehir’de “Öğrenci Kafası: Soygun” sinema filminin çekimlerindeydim. Yorgunluktan bitmiştim. Beni bile davet etmedin düğüne. Davetiyeleri nasıl ulaştırdın insanlara merak ediyorum... - Nasıl davet etmedim? Davetiye göndermedin... - Davetiye yolladım abi. Elden yollayamadım. WhatsApp’tan yolladım. Hatta insanlar “Tamam, biz de altını WhatsApp’tan takarız” diye espri yaptı. Abi yetişemedim. Film çekimlerindeydim. Ben çekime gitmeden önce düğün organizasyonunu hallettim. Evi tuttum, öyle gittim. Sadece evin badana boyasını yaptırabildim. Geri geldiğimde evde ne eşya vardı ne bir şey. 1 hafta içerisinde evin eşyalarını hallettim tek başıma. Tek bir usta bile sokmadım evin içine. Boya badana işlerini de mi sen yaptın? - Onu film çekimine gitmeden önce ustalara yaptırmıştım. Sonra döndüğümde tüm eşyaları aldım. Kurulması gerekenleri de kendim kurdum. Eşin Tuğba hiç yardım etmedi mi sana? - Tuğba da yardımcı oldu tabii. Ben bir şeyi kolay yoldan yapmak varken, hep uzun yolu tercih ediyorum. Kulağımı hep ters taraftan tutuyorum. Neticede yapıyor muyum? Yapıyorum ama kadın aklı kolay yolu görüyor ya, arada onun dediği şeylere de önem veriyorum.
0 Yorum